Ebû Musa (radıyallahu anh) şöyle dedi:
Yahudiler, Allah Resulü’nün (sav) huzurunda, kendilerine “Yerhamukumullah” diyeceğini umarak hapşırır gibi yaparlardı. Peygamber (sav) onlara şöyle buyurdu:
“Allah sana hidayet versin, halini düzeltsin” derdi.
Ebu Davud, Edeb 93; Tirmizi, Edeb 3
Safvan İbnu Assal (radıyallahu anh) şöyle dedi:
Bir Yahudi, kendisi de Yahudi olan arkadaşına şöyle dedi:
– Hadi şu peygambere gidelim, dedi. İkisi de Allah Resulü’ne (s.a.v.) geldiler ve ona Müslümanlar ve Yahudiler arasında ortak olan dokuz kesin ayet hakkında soru sordular. Peygamberimiz cevap verdikten sonra elini ve ayaklarını öptü ve şöyle dedi:
Dediler ki: “Şahitlik ederiz ki sen gerçekten bir peygambersin.”
Tirmizi, İsti’zan, 33. Ayrıca bkz. İbn Mâce, Edeb, 16; Ahmed İbn Hanbel, Müsned, IV, 240.
Ebû Hüreyre (radıyallahu anh)’den rivayet edildiğine göre Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
“Öncelikle, Yahudilere ve Hıristiyanlara selam vermeyin. Yolda onlardan biriyle karşılaşırsanız, onlara eziyet etmemek şartıyla, onları yolun kenarında yürümeye zorlayın.”
Müslim, Selam 13. Ayrıca bkz. Ebu Davud, Edeb 138; Tirmizi, İsti’zan 12; İbn Mâce, Edeb 13
Enes (radıyallahu anh)’ın rivayetine göre Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
“İsfahan Yahudilerinden olan Taylasan’dan yetmiş bin kişi deccal’e tabi olacak.”
Müslim, Fiten 124
Ebû Hüreyre (radıyallahu anh)’den rivayet edildiğine göre Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
“Yahudiler ve Hıristiyanlar asla saçlarını boyamazlar. Siz de onlar gibi yapmamalısınız.”
Buhari, Enbiya, 50, Libas, 67. Ayrıca bkz. Ebu Davud, Terajkul, 18; Nasai, Zinet, 14; İbn Mâce, Libas, 32.
Enes (radıyallahu anh)’ın rivayetine göre o şöyle demiştir:
Peygamber (s.a.v.)’in hizmetinde bir Yahudi çocuğu vardı. Bir gün hastalandı. Peygamber (s.a.v.) onu ziyarete gitti, yatağının yanına oturdu ve ona şöyle dedi:
– “Müslüman ol!” diye emretti. Çocuk, düşüncelerini öğrenmek için babasının yüzüne baktı. Babası şöyle dedi:
– “Ebu’l-Kâsım’ın çağrısına uyun.” dedi. Çocuk da Müslüman oldu.
Bunun üzerine Peygamberimiz şöyle buyurdu:
“Bu çocuğu cehennemden kurtaran Allah’a hamdolsun” diyerek dışarı çıktı.
Buhari, Cenaiz 80, Merda 11. Ayrıca bkz. Ebu Davud, Cenaiz 2
Ebû Hüreyre (radıyallahu anh)’den rivayet edildiğine göre Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
“Müslümanlar ve Yahudiler savaşana kadar kıyamet kopmayacak. Yahudi bir kayanın veya ağacın arkasına saklanacak, bunun üzerine o kaya veya ağaç Yahudiyi kovalayan kişiye, ‘Ey Müslüman! Arkamda bir Yahudi var, gel ve onu öldür!’ diyecek. Sadece Garkad ağacı hiçbir şey söylemeyecek, çünkü o Yahudilerin ağaçlarından biri.”
Buhari, Cihad 94, Menakib 25; Müslüman, Fitan 82
Üsâme (r.a.)’den rivayete göre, Peygamberimiz (s.a.v.) bir gün Müslümanlardan, müşriklerden ve Yahudilerden oluşan bir topluluğa rastladı ve onlara selam verdi.
Buhari, İsti’zan 20; Müslüman, Cihad 116
Hz. Aişe (radıyallahu anha) şöyle dedi:
Resûlullah (s.a.v.) zırhı bir Yahudi tarafından otuz ölçek arpa karşılığında rehin bırakılırken vefat etti.
Buhari, Cihad 89, Magazi 86; Müslim, Müsakat 124-126. Ayrıca bkz. Tirmizî, Büyu 7; Nasai, Buyu 58, 83; İbn Mâce, Ruhun 1
Ebû Mûsâ el-Eş’arî (radıyallahu anh)’ın rivayetine göre Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
“Kıyamet günü Allah her Müslümana bir Yahudi veya Hıristiyan verecek ve diyecek ki: ‘Bu senin cehennemden fidyendir.’”
Müslüman, Tevbe 49
Müslim’in Ebû Musa (radıyallahu anh)’dan rivayet ettiği bir diğer rivayette (Tevbe 51), Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
“Kıyamet günü bazı Müslümanlar dağlar kadar günahla gelecekler, Allah onları affedecektir.”
Bir yanıt bırakın