Hipertansiyon hastalarına ilaç tedavisinin yanı sıra yaşam tarzı değişiklikleri önerilir. Bu hastaların ideal kiloda olmaları, daha az tuz tüketmeleri ve düzenli egzersiz yapmaları gerekir. Altta yatan hastalığı tedavi etmek şarttır. Piyasada birçok farklı tansiyon ilacı bulunmaktadır. Doktor hangisinin kullanılacağına karar verecektir.
Bazı hipertansiyon vakaları ilaç tedavisine kolayca yanıt vermez. Bu vakalara dirençli hipertansiyon denir. Dirençli hipertansiyonu olan hastalara karotis arter kalp pilleri yerleştirilebilir.
Hipertansiyonun Vücuda Zararları Nelerdir?
Kontrol altına alınmayan yüksek tansiyon birçok organa, özellikle böbreklere ve kalbe zarar verir. Böbrek ve kalp yetmezliği, kalp krizi görülebilir. Ani ataklar beyin kanaması veya felçle sonuçlanabilir.
Yalancı Tansiyon Nedir?
Bir kişinin yüksek tansiyonu olduğunu söylemek için en az üç ölçüm gerekir. Bir hastanın tek bir ölçümle yüksek tansiyonu olduğuna karar vermek yanlış tansiyon olarak kabul edilir. Normal bir kişinin tansiyonu gün içinde dalgalanabilir. Yürüyüş, koşu, egzersiz veya yemekten sonra tansiyonunuz yüksek olabilir.
Hamilelikte Kan Basıncı
Yüksek tansiyon yaklaşık her 10 gebeden birinde görülebilir. Gebelik hipertansiyonunun gebelikle mi yoksa preeklampsiyle mi ilişkili olduğu araştırılmalı ve kronik hipertansiyondan ayırt edilmelidir. Gebelik hipertansiyonu hem anneye hem de bebeğe zarar verir. İleri yaşta ve kilolu annelerde ilk gebelikte kronik hipertansiyon saptanabilir. Gebelik hipertansiyonu genellikle gebeliğin ikinci yarısından sonra ortaya çıkar. Preeklampside görülen hipertansiyonda idrarda protein kaçağı vardır. Preeklampside ödem, baş ağrısı ve karaciğer fonksiyon bozukluğu da görülür. Gebelikte az sayıda antihipertansif kullanılabilir. Gebelik hipertansiyonu erken doğuma, bebekte büyüme geriliğine, beyin hasarına ve bebeğin plasentasında hasara neden olabilir.
Göz tansiyonu
Halk arasında göz tansiyonu olarak bilinen rahatsızlığın tıbbi adı glokomdur. Glokom, göz tansiyonunun zaman zaman çok yükselmesi sonucu optik sinirde oluşan hasardır. Sonuç olarak hastanın görüşü giderek azalır. Glokom 40 yaş üstü kişilerde daha sık görülür ve genetik olabilir. Miyoplarda risk daha yüksektir. Diyabet ve hipotiroidizm hastalarında, uzun süre kortizon kullananlarda ve göz yaralanması geçirenlerde glokom riski artar.
Bir yanıt bırakın