Testisler, erkeklerde penisin hemen altında bulunan ve deriyle kaplı skrotum adı verilen yumurta şeklindeki bir çift organdır. Görevleri sperm ve testosteron üretmektir. Testis kanseri, testislerdeki üreme hücrelerinden kaynaklanan ve testislerde oluşan bir kanser türüdür. Testis kanseri en sık yetişkin erkeklerde görülür. Toplumda görülme sıklığı 100.000 kişide 3’tür.
Hastalık ergenlik öncesi çocuklarda da görülebilmekle birlikte nadirdir. Kesin nedeni bilinmemektedir. Ancak bazı risk faktörleri vardır. Çocukluk çağında inmemiş testis 10 yaşına kadar düzeltilmezse testis kanserine yol açabilir. Bir testiste kanser olduğunda diğer testiste de risk artar. Babasında veya kardeşinde testis kanseri olan erkeklerde normal popülasyona göre risk daha yüksektir. Orşit veya testis iltihabı olan kişilerde testis kanseri gelişme riski daha yüksektir. Bazı yayınlarda HIV enfeksiyonunun da testis kanserine yol açabileceği bildirilmiştir. Testisin primer tümörüne ek olarak farklı kanser türleri de testise metastaz yapabilir.
Testis kanserinin belirtileri
En sık görülen belirti testis içinde hissedilen, genellikle ağrısız olan şişliktir. Şişlik serttir. Skrotumda ağırlık hissi olabilir. Bir diğer belirti ise skrotumda aniden sıvı birikmesi olabilir. Bazen nadir de olsa kitle ağrılı olabilir. Kanser lenf düğümlerine yayılmışsa kasık ve sırtta ağrı olabilir. Testis kanseri en sık akciğerlere yayılır. Bu durumda göğüs ağrısı, nefes darlığı ve öksürük görülebilir. Vücudun farklı yerlerinde kitleler oluşmasına neden olabilir. Testiste şişmeye neden olan kanser dışında iyi huylu durumlar da vardır. Bunlar; fıtık, skrotumda sıvı (hidrosel), varikosel ve spermatoseldir.
Testis kanserinin erken teşhisi
Testis kanserinin erken teşhisi, kişinin periyodik olarak kendini muayene etmesi ve herhangi bir anormallik görmesi durumunda hemen bir doktora danışmasıyla yapılabilir. Testisleri neredeyse her gün kontrol etmeye gerek yoktur. Haftada bir kez, duştan sonra, skrotum rahatlamış haldeyken iki parmakla testislerin kıvamı kontrol edilebilir. Asimetri, kitle ve ağrı durumunda hemen bir doktora başvurulmalıdır.
Testis kanseri tanısı
Testiste anormallik fark eden bir hasta üroloğa görünmelidir. Ürolog detaylı bir fiziksel muayene yapacak ve hastanın geçmişini alacaktır. Hekim önce hastadan ultrason ve tümör belirteçleri isteyecektir. Hastalığın yayıldığı düşünülüyorsa göğüs röntgeni, karın ve akciğer BT taraması istenebilir. Testisin cerrahi olarak çıkarılması gerekiyorsa biyopsi yapılır ve patolojik inceleme için gönderilir. Omurilik veya beyin tutulumundan şüpheleniliyorsa MRI istenebilir.
Testis tümörleri iki tiptir: seminom ve nonseminom. Seminom tümörleri daha iyi bir prognoza sahiptir ve radyoterapi ve kemoterapiye iyi yanıt verir. Nonseminom tümörler (koryokarsinom, embriyonal karsinom, yolk kesesi tümörü, teratom) hastalığın evresine bağlı olarak farklı davranır.
Testis kanserinin evreleri
Evre 1: Tümör sadece testistedir.
Evre 2: Kanser karın içindeki lenf düğümlerine yayılmıştır.
Evre 3: Kanser karın içindeki lenf düğümleri dışında uzak lenf düğümlerine ve akciğerlere yayılmıştır.
Testis kanserinin tedavisi
Testis kanserinde hastalığın evresine göre cerrahi, kemoterapi ve radyoterapi tedavileri uygulanır. Testis kanserinde iyileşme oranı yüksektir. Testisleri alınmış hastalarda görünüm bozukluğunu düzeltmek için protez yerleştirilebilir.
Testis tümörleri tedaviye rağmen tekrarlayabilir. Tekrarlama olasılığı ilk 2 yılda en yüksektir. Hasta en az 5 yıl boyunca yakından takip edilir. Sağlıklı testislerde kanser riski arttığından, hasta kendini aralıklarla iyice muayene etmelidir.
Bir testisin çıkarılması hastanın üreme potansiyelini etkilemez. Ancak kemoterapiden sonra üreme fonksiyonları bozulabilir. Hastanın meniyi boşaltma yeteneği bozulabilir.
Kendinizi periyodik olarak muayene edin ve şüpheniz varsa gecikmeden bir üroloğa danışın. Unutmayın, erken teşhis hayat kurtarır.
Bir yanıt bırakın